18 Mayıs 2014

He is Coming

Herkese merhaba,
38. haftanın sonundan sesleniyorum. Bence bu artık hamile olarak yazdığım son post olacak. Erkek çocuklar gününü doldurmadan gelmez derler ama doktorumuza göre bizim bızdık biraz aceleci :) Eşimle birlikte Rumelihisarı Kale Cafe' ye kahvaltıya gittik ve sanırım bu çocuksuz son boğaz gezintimiz dedim. Bakalım haklı çıkacakmıyım...
Mide bulantıları ve üç kez yoklayan böbrek ağrısı dışında aslında sorunsuz bir hamilelik geçirdim. 38+2. gün itibariyle toplam 12 kilo aldım ve umarım doğuma da bu kiloyla giderim. Minik bızdıkda tam 3.200 gr olmuş. Hamileliğin sonlarına yaklaştıkça ufak tefek ağrılarla birlikte tabiki biraz korku ve heyecan başladı :)
Doktorum Bülent Faka ile hamileliğin 25.haftasında tanıştık. Belki daha önce bahsetmişimdir, zorunlu bir hastane değişikliği sonrası kendisini bulduk. Bu kısa sürede kendisine güvenmemi sağladı ve şu an kafamda hiçbir soru işareti yok. Herşeyi o kadar güzel açıklıyor ki, sormak istediğiniz birşey var mı dediğinde soracak hiçbirşeyiniz kalmamış oluyor :) Çok sakin, anlayışlı ve güven veren bir doktor. Benim gibi acı eşiği yerlerde sürünen, inanılmaz nazlı ve canı kıymetli hatta birazda panik atak birini bile normal doğuma hazırladığı için kendisi zaten ayakta alkışlanacak bir doktor :) Şu an normal doğum olmaması için hiçbir engelimiz yok bakalım şartlar neyi gerektirecek. Ben bu konuya hiiççç mi hiç kafa yormuyorum, nasılsa doktorum yapılması gerekeni yapar diyorum :)
Kafamda bambaşka duygular olduğu için doğum korkusu en alt duygum şu an. İki kişi çıktığımız kapıdan üç kişi olarak, minicik bir fındıkla girecek olmamız başlı başına bir heyecan zaten :)Bizi neler bekliyor yaşayıp göreceğiz artık.
Umarım bir sonraki postumda bitanecik oğlumu sağsağlim kucağıma almış olmamın müjdesini veriyor olurum. Şimdi izninizle biraz dondurma yiyip, yatıp dinlenmem gerekiyor.
Güzel dileklerinizi ve dualarınızı eksik etmeyin...

Sevgiler






08 Mayıs 2014

"Seni Heyecanla Bekliyoruz" Partisi

Bugün çocuksuz ev hanımlığımın ilk günü yani doğum iznimin ilk günü. 2005 yılından beri sürekli çalışan biri için evde olmak değişik bir duygu tabi. Bebek gelince çok hareketli günler bizi bekliyor olduğundan bu günleri bolca film izleyip, kitap okuyarak geçirmeyi düşünüyorum. Bu öğlen ekip arkadaşlarımla çok güzel bir yemek yedik. Evde hayat hep böyle geçecekse benim bir şikayetim yok :)
Her geçen gün biraz daha ağırlaştığımı hissediyorum. AVM' nin içinden taksiye kadar yürümek bile beni çok yordu. Sanki bacaklarımın arasında bir top var da yürürken onu düşürmemem gerekiyor gibi bir his... Son haftalarda neler hissediyorum, neler yapıyorum ayrı bir postta gelecek yakında...
Şimdi gelelim bu postun asıl konusuna. 26 Nisan Cumartesi günü sevgili arkadaşlarım beni yalnız bırakmadılar ve bizim evde küçük bir parti yaptık. Hayatımda "anne" sıfatı ile yeni ve heyecanlı bir sayfa açmadan önce tüm sevdiklerimi yanımda görmek beni gerçekten mutlu etti. Hele bir de 3 tane dünya tatlısı fındıkla daha da keyifli oldu herşey. Çok büyük hazırlıklar yapamadım ama yine de herşey eksiksiz oldu sanırım :)

Sevgili eşim üşenmedi ve evi balonlarla süsledi...



Beni kırmayıp gelen sevgili arkadaşlarım için bende küçük hediyelikler hazırladım. Bu kutuların içine bebek kokulu sabunlar yaptırıp koyduk... Hediye kutularını http://www.partidunyasi.com/ dan sipariş ettim.


Minik misafirlerim için Paşabahçeden aldığım kavanozların içine Haribo jelibon ve marshmallow koyduk. Ve yine küçük misafirlerim için ufak hediyeler aldım. Erkekler için kitap ve araba, kızlar için yine kitap ve bebek. Miniklerin mutluluğu demek bizim mutluluğumuz demek :)


Sabunlarımızın görseli de böyle. Mint yeşili küçük vosvoslar :) Sabunları kardeşimin arkadaşı hazırladı. Tekrar teşekkür ediyorum. Instagram adresi  miny_design 


Çekim pek profesyonel olmamış ama idare edin artık :) Pastamız Gayrettepe Bulvar Pastanesi tarafından hazırlandı ve oldukça başarılıydı.


Bu fotoğrafı paylaşmak için izin almadım :) Umarım bir sorun olmaz :) İşte o gün yanımda olan, beni yalnız bırakmayan ve oğluma birbirinden güzel hediyeler getiren harika insanlar...


Kardeş ve ben